Cumhurbaşkanlığından alınan randevu gereği Federasyonumuzdan bir heyet bugün (5 Ocak 2009 Pazartesi) saat 16.00'da Cumhurbaşkanımız Sayın Abdullah Gül’ü ziyaret ettiler.
Çerkes toplumu ve taleplerinin konu edildiği görüşmeye federasyonumuzu temsilen Genel Başkanımız Cihan Candemir, Genel Başkan Yardımcımız Prof. Dr. Erol Taymaz, Genel Sekreterimiz Rahmi Aksu ve Genel Koordinatörümüz Cumhur Bal katıldılar.
Samimi bir ortamda 45 dakika süren görüşmede federasyonumuz tarafından Cumhurbaşkanı’na, Çerkes toplumunun pek çok sorunu olduğu, ancak güncel ve öncelikli sorunların, Abhazya’ya direk seyahat imkanı sağlanması, TRT’de Çerkesce (Adıgece ve Abazaca) yayınların yer alması ve üniversitelerde Adıge-Abhaz Dili ve Edebiyatı bölümleri açılması konuları olduğu aktarıldı. Cumhurbaşkanı Gül ilgiyle dinledikten sonra, bu konuların da yazılı olarak sunulduğu dosyayı bizzat inceleyeceğini ve gerekli birimlerle konuyu değerlendireceklerini söyledi.
Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanlığı Makamına Talep Dilekçesi
TÜRKİYE CUMHURİYETİ CUMHURBAŞKANLIĞI MAKAMINA
ÇANKAYA / ANKARA
Sayın Cumhurbaşkanımız,
Türkiye’de yaşayan altı milyonu aşkın Çerkesi temsil eden 56 Kafkas Derneğinin üst kurumu olan Kafkas Dernekleri Federasyonu olarak, değerli şahsınız ve temsil ettiğiniz yüce Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin en üst makamından taleplerimizi üç ana başlık altında toplamak istiyoruz:
1- Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarının Abhazya’ya seyahat özgürlüğü:
Türkiye Cumhuriyeti vatandaşları, 1996 yılı başına kadar Trabzon’dan, Abhazya’nın başkenti Sohum’a direk gemi seferleri ile seyahat edebiliyordu. Ancak 1995 Aralık ayında Bağımsız Devletler Topluğu’nun, Gürcistan’ın talebiyle, Abhazya’ya ekonomik ambargo uygulama kararı almasıyla birlikte, tarafı olmamamıza rağmen bu gemi seferleri Türkiye tarafından iptal edilmiştir.
Rusya Federasyonu bu ambargoyu 2003 yılından itibaren fiilen kaldırmıştır. Aynı şekilde, Bağımsız Devletler Topluğu ülkelerinin neredeyse tamamı da bu ambargoyu fiilen uygulamamaktadırlar. Başta Rusya Federasyonu olmak üzere, bu ülkelerden her yıl milyonlarca turist Abhazya’ya doğrudan gidebilirken, ne yazık ki Türkiye Cumhuriyeti Devleti, tarafı olmadığı halde bu anlamsız ambargoyu halen sürdürmekte olduğu için, Türkiye’den Abhazya’ya doğrudan gidilememektedir. Türkiye Cumhuriyeti vatandaşları, Türkiye’nin hukuki olarak ambargo uygulamadığı Abhazya’ya gidebilmek için, hukuki olarak ambargo uygulayan Rusya Federasyonu’ndan transit vize almak zorunda kalmışlardır. Günümüzde de ancak iki girişli transit vize alınarak, Rusya Federasyonu üzerinden Abhazya’ya gidilebilmektedir.
Türkiye Cumhuriyeti Devleti kısa vadede Abhazya’nın bağımsızlığını tanımayabilir, ancak kendi vatandaşı olan milyonlarca Çerkesin, Abhazya’daki akrabalarıyla görüşebilmelerinin önündeki engelleri kaldırmalıdır. Zira bugüne kadar yapılan bu uygulamanın, hiçbir yönüyle Türkiye’ye yarar sağlamadığı da ortadadır. Türkiye’nin, komşusu Abhazya ile kendi arasına ördüğü bu yüksek duvar, onlara Rusya ile işbirliği dışında bir seçenek bırakmamıştır.
Bu yanlıştan bir an önce dönülerek, 1996 öncesinde olduğu gibi Trabzon-Sohum, Samsun - Sohum gemi seferlerinin; aynı şekilde İstanbul - Sohum uçak seferlerinin acilen başlatılmasını yüce makamınızdan talep ediyoruz. Sağlanacak bu ulaşım özgürlüğünün, Türkiye’de yaşayan Çerkesleri mutlu edeceği gibi, genel olarak Türkiye’ye bölgede büyük bir prestij ve yarar sağlayacağına inancımız tamdır.
2- Çerkes dili ve edebiyatı ile ilgili üniversitelerimizde bölümler açılması:
Çerkes dilleri 58 ila 65 sesten oluşmaktadır. Bu kadar sesten oluşması, bu dillerin ve dolayısıyla kültürlerin ne kadar eski olduğunu göstermektedir. Zira bu nedenle öğrenilmesi zor dillerdendir. Dünya çapında filologlar, etnologlar, arkeologlar, tarihçiler bu eski dil ve kültürlerin yok olmaması, tarihlerinin aydınlatılması için olağanüstü çaba sarf etmektedirler.
Dünyadaki tüm Çerkeslerin %80’inin yaşadığı Türkiye’de, ne yazık ki bu dil ve kültürleri inceleyerek öğretecek bölümler, bugüne kadar üniversitelerimizde açılmamıştır. Ankara Üniversitesi Dil Tarih ve Coğrafya Fakültesi’nde, birçok ölü dile ait bölümler yer almakta, ancak bizim yaşayan dillerimizin bölümleri bulunmamaktadır.
2002 yılında yasalaşan “Türk Vatandaşlarının Günlük Yaşamlarında Geleneksel Olarak Kullandıkları Dil ve Lehçelerin Öğrenilmesi” hakkındaki kanun gereği, anadilini öğrenmek ve okuyup yazmak isteyenlerin derneklerimize büyük talepleri olmuştur. Ancak açılan bu kurslarda, yönetmeliğin de öngördüğü gibi, Çerkes dillerini öğretebilecek formasyona sahip filoloji mezunu eğitici bulunamadığı için başarısız olunmuştur.
Kafkas Dernekleri Federasyonu olarak, başlangıçta Ankara ve İstanbul’daki üniversitelerde Çerkes dillerinden Adıge-Abaza dili ve edebiyatı bölümlerinin açılmasını talep ediyoruz.
3- TRT tarafından Çerkes dillerinde (Adıgece ve Abazaca) yayınların yapılması:
Türkiye’de yaşayan altı milyonu aşkın Çerkes, siyasette, bürokraside, sanatta, sporda, kısacası hayatın her alanında onurla, gururla, layıkıyla temsil ettikleri, vatandaşı oldukları Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin radyo ve televizyonlarında kendi kültür ve dillerinde de yeteri kadar yayın yapılmasını hak ettiklerini düşünmektedirler.
01 Ocak 2009 itibariyle TRT 6’nın “Çok Dilli Kanal” adı altında Kürtçe yayın yapmaya başladığını memnuniyetle görüyoruz. Benzer şekilde, TRT’nin radyo ve televizyonlarında Adıge ve Abaza dillerinde yayınlara başlamasını, yayınların herkesin izleyebileceği akşam saatlerinde olmasını ve bu programların hazırlanmasında Kafkas Dernekleri ve sivil toplum kuruluşları ile işbirliği yapılmasını talep ediyoruz. Bunun yapılmasıyla TRT gerçek anlamda çok dilli yayın yapan bir kurum olacak, Türkiye’de kültürel zenginliğin ve toplumsal hoşgörünün artmasına katkıda bulunacaktır.
Taleplerimizin yüce makamınızca en kısa sürede değerlendirilerek hayata geçirileceğine inancımızın tam olduğunu bildirir, saygılarımızı sunarız.
Cihan Candemir
[justify]
Çerkes toplumu ve taleplerinin konu edildiği görüşmeye federasyonumuzu temsilen Genel Başkanımız Cihan Candemir, Genel Başkan Yardımcımız Prof. Dr. Erol Taymaz, Genel Sekreterimiz Rahmi Aksu ve Genel Koordinatörümüz Cumhur Bal katıldılar.
Samimi bir ortamda 45 dakika süren görüşmede federasyonumuz tarafından Cumhurbaşkanı’na, Çerkes toplumunun pek çok sorunu olduğu, ancak güncel ve öncelikli sorunların, Abhazya’ya direk seyahat imkanı sağlanması, TRT’de Çerkesce (Adıgece ve Abazaca) yayınların yer alması ve üniversitelerde Adıge-Abhaz Dili ve Edebiyatı bölümleri açılması konuları olduğu aktarıldı. Cumhurbaşkanı Gül ilgiyle dinledikten sonra, bu konuların da yazılı olarak sunulduğu dosyayı bizzat inceleyeceğini ve gerekli birimlerle konuyu değerlendireceklerini söyledi.
Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanlığı Makamına Talep Dilekçesi
TÜRKİYE CUMHURİYETİ CUMHURBAŞKANLIĞI MAKAMINA
ÇANKAYA / ANKARA
Sayın Cumhurbaşkanımız,
Türkiye’de yaşayan altı milyonu aşkın Çerkesi temsil eden 56 Kafkas Derneğinin üst kurumu olan Kafkas Dernekleri Federasyonu olarak, değerli şahsınız ve temsil ettiğiniz yüce Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin en üst makamından taleplerimizi üç ana başlık altında toplamak istiyoruz:
1- Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarının Abhazya’ya seyahat özgürlüğü:
Türkiye Cumhuriyeti vatandaşları, 1996 yılı başına kadar Trabzon’dan, Abhazya’nın başkenti Sohum’a direk gemi seferleri ile seyahat edebiliyordu. Ancak 1995 Aralık ayında Bağımsız Devletler Topluğu’nun, Gürcistan’ın talebiyle, Abhazya’ya ekonomik ambargo uygulama kararı almasıyla birlikte, tarafı olmamamıza rağmen bu gemi seferleri Türkiye tarafından iptal edilmiştir.
Rusya Federasyonu bu ambargoyu 2003 yılından itibaren fiilen kaldırmıştır. Aynı şekilde, Bağımsız Devletler Topluğu ülkelerinin neredeyse tamamı da bu ambargoyu fiilen uygulamamaktadırlar. Başta Rusya Federasyonu olmak üzere, bu ülkelerden her yıl milyonlarca turist Abhazya’ya doğrudan gidebilirken, ne yazık ki Türkiye Cumhuriyeti Devleti, tarafı olmadığı halde bu anlamsız ambargoyu halen sürdürmekte olduğu için, Türkiye’den Abhazya’ya doğrudan gidilememektedir. Türkiye Cumhuriyeti vatandaşları, Türkiye’nin hukuki olarak ambargo uygulamadığı Abhazya’ya gidebilmek için, hukuki olarak ambargo uygulayan Rusya Federasyonu’ndan transit vize almak zorunda kalmışlardır. Günümüzde de ancak iki girişli transit vize alınarak, Rusya Federasyonu üzerinden Abhazya’ya gidilebilmektedir.
Türkiye Cumhuriyeti Devleti kısa vadede Abhazya’nın bağımsızlığını tanımayabilir, ancak kendi vatandaşı olan milyonlarca Çerkesin, Abhazya’daki akrabalarıyla görüşebilmelerinin önündeki engelleri kaldırmalıdır. Zira bugüne kadar yapılan bu uygulamanın, hiçbir yönüyle Türkiye’ye yarar sağlamadığı da ortadadır. Türkiye’nin, komşusu Abhazya ile kendi arasına ördüğü bu yüksek duvar, onlara Rusya ile işbirliği dışında bir seçenek bırakmamıştır.
Bu yanlıştan bir an önce dönülerek, 1996 öncesinde olduğu gibi Trabzon-Sohum, Samsun - Sohum gemi seferlerinin; aynı şekilde İstanbul - Sohum uçak seferlerinin acilen başlatılmasını yüce makamınızdan talep ediyoruz. Sağlanacak bu ulaşım özgürlüğünün, Türkiye’de yaşayan Çerkesleri mutlu edeceği gibi, genel olarak Türkiye’ye bölgede büyük bir prestij ve yarar sağlayacağına inancımız tamdır.
2- Çerkes dili ve edebiyatı ile ilgili üniversitelerimizde bölümler açılması:
Çerkes dilleri 58 ila 65 sesten oluşmaktadır. Bu kadar sesten oluşması, bu dillerin ve dolayısıyla kültürlerin ne kadar eski olduğunu göstermektedir. Zira bu nedenle öğrenilmesi zor dillerdendir. Dünya çapında filologlar, etnologlar, arkeologlar, tarihçiler bu eski dil ve kültürlerin yok olmaması, tarihlerinin aydınlatılması için olağanüstü çaba sarf etmektedirler.
Dünyadaki tüm Çerkeslerin %80’inin yaşadığı Türkiye’de, ne yazık ki bu dil ve kültürleri inceleyerek öğretecek bölümler, bugüne kadar üniversitelerimizde açılmamıştır. Ankara Üniversitesi Dil Tarih ve Coğrafya Fakültesi’nde, birçok ölü dile ait bölümler yer almakta, ancak bizim yaşayan dillerimizin bölümleri bulunmamaktadır.
2002 yılında yasalaşan “Türk Vatandaşlarının Günlük Yaşamlarında Geleneksel Olarak Kullandıkları Dil ve Lehçelerin Öğrenilmesi” hakkındaki kanun gereği, anadilini öğrenmek ve okuyup yazmak isteyenlerin derneklerimize büyük talepleri olmuştur. Ancak açılan bu kurslarda, yönetmeliğin de öngördüğü gibi, Çerkes dillerini öğretebilecek formasyona sahip filoloji mezunu eğitici bulunamadığı için başarısız olunmuştur.
Kafkas Dernekleri Federasyonu olarak, başlangıçta Ankara ve İstanbul’daki üniversitelerde Çerkes dillerinden Adıge-Abaza dili ve edebiyatı bölümlerinin açılmasını talep ediyoruz.
3- TRT tarafından Çerkes dillerinde (Adıgece ve Abazaca) yayınların yapılması:
Türkiye’de yaşayan altı milyonu aşkın Çerkes, siyasette, bürokraside, sanatta, sporda, kısacası hayatın her alanında onurla, gururla, layıkıyla temsil ettikleri, vatandaşı oldukları Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin radyo ve televizyonlarında kendi kültür ve dillerinde de yeteri kadar yayın yapılmasını hak ettiklerini düşünmektedirler.
01 Ocak 2009 itibariyle TRT 6’nın “Çok Dilli Kanal” adı altında Kürtçe yayın yapmaya başladığını memnuniyetle görüyoruz. Benzer şekilde, TRT’nin radyo ve televizyonlarında Adıge ve Abaza dillerinde yayınlara başlamasını, yayınların herkesin izleyebileceği akşam saatlerinde olmasını ve bu programların hazırlanmasında Kafkas Dernekleri ve sivil toplum kuruluşları ile işbirliği yapılmasını talep ediyoruz. Bunun yapılmasıyla TRT gerçek anlamda çok dilli yayın yapan bir kurum olacak, Türkiye’de kültürel zenginliğin ve toplumsal hoşgörünün artmasına katkıda bulunacaktır.
Taleplerimizin yüce makamınızca en kısa sürede değerlendirilerek hayata geçirileceğine inancımızın tam olduğunu bildirir, saygılarımızı sunarız.
Cihan Candemir
[justify]